Cebindeki Düşman! Sigara Herkes uzunca sağlıklı güzel bir hayat sürmek ister. Çoğumuz bunun için bir şeyler yapar çaba harcarız. Ancak bizlere keyif verdiğini düşündüğümüz şeylerin zararlarını görmezden geliriz. O sanki çok da zarar vermez diye düşünür, kullanan da ölüyor kullanmayan da diye sözlere sığınırız. İşte o büyük, kötü düşman sigara.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) bağımlılığı, “düzenli olarak günde bir sigara içme” olarak tanımlamıştır. Yani ben çok sigara içmiyorum ki, buna bağımlılık denmez gibi sözler sadece kendimizi kandırmamızı sağlar.
Sigaraya başlama yaşı ne yazık ki 10’lu yaşlara düşmüştür. Sigaraya genellikle nasıl başlanıyor biraz bundan bahsedelim. Başlama nedenlerinden en büyüğü etrafında rol model olan büyükleri taklit etme isteğidir, en çok anne bana ve sevdikleri bir büyüğü gibi. Bunun dışında kendini özgür ve bağımsız hissetme isteği, birlikte olduğu gruba uyum sağlamak ve ayrı kalmak istememesi de sayılabilir.
Çevrede sigara kullananların olması, sigaraya rahatça ulaşılabilmesi, yaşanılan can sıkıcı olaylar ve stres gibi durumlar kullanmayı arttırıcı etkenlerdir. Kişilerin birkaç deneyiminden sonra bile bağımlı olma ihtimali artmaktadır. Dünyada yılda milyonlarca kişinin ölümüne neden olan hastalıkların en büyük etkenidir sigara. Üstelik sadece içen kişilerin değil sigara içenlerin yanında dumanına maruz kalan pasif içicilerin de sağlık durumunu tehlikeye atmaktadır.
Unutulmamalıdır ki pasif içiciler de normal sigara içen insanlar kadar zarar görürler.
Sigaranın Zararları
Sigaranın insan vücuduna o kadar fazla zararı vardır ki bunlardan sadece bir kaçından bahsetmek gerekirse;
Sigaranın damar
tıkama gibi bir zararı vardır.
Solunum yolu
hastalıklarına ve çok büyük tahrişlere neden olur.
Sigaranın içinde
100’den fazla kanserojen madde vardır.
Sürekli artan balgam
ve öksürüğe neden olur.
Mide rahatsızlıklarına,
ülser ve gastrite neden olur.
Erken yaşlanmaya,
ciltte bozukluklara hatta cilt kanserine neden olur.
Ağız içi
hastalıklarına neden olur.
Sigara AİDS ‘ten
sonra DNA’nın en büyük tahripçisi olarak bilinir.
Bronşit, astım, KOAH
gibi hastalıklara neden olur.
Çeşitli kalp
hastalıklarının en büyük nedenlerinden biridir.
Akciğer ve gırtlak
kanserine neden olmaktadır. (Akciğer ve gırtlak kanserine yakalananlarının
%90’ından fazlasını sigara içen kişilerden oluştuğu bilinmektedir.)
Önceleri daha çok erkeklerin sigara içtiği bilinirken son dönemlerde kadınlarda da sigara içme oranı gittikçe artmaktadır. Bu saydığımız hastalıkların yanı sıra üreme sağlığını da olumsuz yönde etkileyen sigaradan uzak durmakta fayda vardır. Özellikle sigara içen kadınların hamilelik dönemlerinde de içmeye devam etmeleri çocukların erken doğmasına, çeşitli gelişimsel bozukluklara ve akciğerin gelişmemesine neden olabilir.
19 Temmuz 2009 yılında başlayan ‘kapalı alanlarda sigara içme yasağı’ toplum sağlığı için yapılan büyük bir çalışmadır. Toplumu pasif içicilikten korumak amacıyla daha temiz bir hava için yapılan güzel bir çalışmadır.
Dünya Tütünsüz Günü
Bazı şeyler sigarayı bırakmaya vesile olabilir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından 31 Mayıs tarihi Dünya Tütünsüz Günü olarak belirlenmiştir. Sigaranın bırakılması ile dengeli ve düzenli beslenme sonucu ölümlerin % 60 azalacağı açıklanmıştır. Sağlımız çok önemli, yaşamak ve insanların yaşamlarına engel olmamak da çok önemli. Hem psikolojik hem de fiziksel bağımlılıktan kurtulmak için tek başımıza yapamayacağımız ve gücümüzün yetmediği bazı şeyler vardır. Bunlar için çevremizden destek almamız gerekebilir. Öncelikle kendiniz için, kendi iradenizle bırakmak isteyin ve bunun için sağlık çalışanlarından yardım istemekten kaçınmayın. Daha temiz havaya ve daha sağlıklı bünyeye sahip olmak için…